Kürek Kemiği Nerededir? Fonksiyon ve Hastalıkları

Kürek kemiği tıp dilinde skapula terimi ile ifade edilir. Sırtta omzun arkasında geniş, üçgen şekilli bir kemiktir. Kol kemiği humerusu köprücük kemiği klavikulaya bağlar. Aslında kolumuzu gövdeye bağlayan tek gerçek eklem kürek kemiğinin omuzun üstünde yer alan akromiyon çıkıntısı ile köprücük kemiğinin yaptığı eklemdir. Buna akromiyoklaviküler eklem denir. Kürek kemiği üzerine yaslandığı göğüs duvarı ile gerçek bir eklem yapmaz. Fakat kürek kemiği kol hareketleri sırasında göğüs duvarı üzerinde hareket etmek zorundadır ve bu hareketi vurgulamak için gövdeyle ilişkisi “skapulotorasik eklem” ifadesi ile de anlatılabilmektedir. Kürek kemiğinin yaptığı en belirgin eklem ise kol kemiği ile yaptığı “glenohumeral eklem”dir.

Kürek kemiğinin göğüs duvarı, köprücük kemiği ve omuz eklemi ile ilişkisi

Kürek Kemiği Şekli

Kürek kemiğinin ön yüzü göğüs duvarına uyacak şekilde hafif çukur şekillidir. Bu çukura subskapular fossa denilir. Arka yüz ise spina skapula denilen çıkıntı ile eşit olmayan iki parçaya ayrılmıştır. Spina skapulanın üst kısmı daha küçük bir alanı kapsar; supraspinatus fossa olarak adlandırılır. Daha geniş olan alt kısım ise infraspinatus fossadır.

Kürek kemiğinin dış taraf üst köşesi kol kemiğinin eklem yaptığı glenoid çukuru oluşturacak şekilde genişler. Spina skapulanın akromiyon denilen uç kısmı omzu yukarıdan sınırlar. Glenoid çukurun ön-yukarısında kemiğin diğer bir uzantısı olan korakoid çıkıntı yer alır.

Sağ kürek kemiğinin çeşitli açılardan görünümü

Kürek Kemiğine Tutunan Kaslar

Kürek kemiğini hareket ettiren kaslara skapulanın stabilize edici kasları denir. Trapezius kası boyun ve sırt omurgasından köprücük kemiği ve kürek kemiğine uzanan geniş bir kastır. Levator skapula kası ise boyun omurlarından kürek kemiğinin üst kenarına uzanır. Omuz silkme hareketinde olduğu gibi kürek kemiğini yukarı kaldırmayı sağlar. Büyük ve küçük parçalardan oluşan romboid kas ise sırt omurgasından kürek kemiğinin iç kenarına uzanır. Kürek kemiğini arkaya çeker. Serratus anterior kası ise 1’den 8’e kadar olan kaburga kemiklerinden başlar ve skapulanın ön kenarına tutunur. Skapulayı göğüs duvarına çeker.

Kürek kemiğine tutunan ve omzun dönme hareketini sağlayan kaslara ise rotator kaf (döndürücü manşet) kasları denir. Bunlar subskapularis, teres minör, supraspinatus ve infraspinatus kaslarıdır. Omuzu içe ve dışa döndürme hareketini yaptırırlar.

Skapula kemiğine tutunan biseps, triseps ve deltoid kasları ise omuz ekleminin çeşitli hareketlerini sağlarlar.

Kürek Kemiğinin Önemi

Omuz eklemini oluşturan bir kemik olması nedeniyle çeşitli omuz sorunlarında kürek kemiği önem kazanır. Örneğin akromiyon çıkıntısının şekli omuz sıkışma sendromuna zemin hazırlayabilir.

Kürek kemiği kırıkları çok sık görülmez fakat ciddi travmalarda oluşabilir.

Göğüs duvarı ile arasındaki hareketi kolaylaştıran bursanın iltihabına bağlı hareketle sürtünme hissi ve kıtırtılar duyulabilir. Bazen kemikte oluşan bir kitle veya kırığın yanlış kaynaması da kürek kemiğinden ses gelmesine yol açabilir.

Kürek kemiğini öne çeken serratus anterior kasındaki kuvvetsizlik, bu kası uyaran sinirin zedelenmesi, kemiğin arkaya çıkıntı yapmasına neden olabilir. Buna kanat skapula denir.

Kürek kemiğini hareket ettiren kaslar arasında kuvvet ve esneklik yönünden dengesizlik varsa hareket anormallikleri görülebilir. Buna skapular diskinezi denir.

Kürek kemiği etrafındaki kaslar miyofasiyal ağrı sendromunun sık izlendiği yerlerdir. Kaslarda kulunç olarak da bilinen tetik noktalar, ağrı ve hassasiyet oluşabilir.

Pankreas, safra kesesi, dalak gibi iç organlardaki sorunlar yansıyan ağrı mekanizması ile kürek kemiğinde ağrı yapabilir.

Uzman Doktor Deniz Doğan
Mecburi hizmetini Silopi Devlet Hastanesi’nde yapmıştır. Şu anda Gaziosmanpaşa Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışmaktadır. Uzm. Dr. Deniz Doğan tıp fakültesi eğitimini 2010 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tamamlamıştır. Tıpta uzmanlık eğitimini 2015 yılında Trakya Üniversitesi’nde tamamlamıştır.